29 Haziran 2015 Pazartesi

Ana Sayfa » , , » Hayvansever Olduğunuza Emin misiniz?

Hayvansever Olduğunuza Emin misiniz?

29 Haziran 2015 Pazartesi
ecvil-hayvanlar Merhaba
Bugün burada hayvan sevmek ve hayvanseverlerle ilgili bir kaç satır yazmak istedim sizlere. Biliyorum, eminim bir çok kişi söylemese bile bana çok kızacak hatta içlerinde atağa geçip yorum yazmak isteyenler olacak. Ciddi tepki ve öfke bekliyorum. Ama hayatım boyunca hiç bir endişem beni doğru bildiğimi ifade etmekten alıkoymadı, gideceğim yoldan döndürmedi. Yalnız şunu rica ediyorum okuyuculardan; lütfen iyice anlayın ne demek istediğimi! Yazımı yüzeysel okumayın:)

Gelelim konuya. Bir çok insanın hayvanlara düşkünlüğü görüyoruz. Muhabbetlerimizde, gidip geldiğimiz ortamlarda veya sosyal medya hesaplarımızda. "Ay ne güzel bu da hayvansever" diyoruz. Aslında bunların bir çoğu hayvanı değil kendisini seviyor. Evinde kedi veya köpek besleyenler var değil mi etrafınızda. Şöyle bir göz gezdirin. Hepsinin kedisi köpeği cins. Yani belli bir ırkı olan, gösterişli süslü püslü hayvanlar. Kaç kişinin evinde tekir kedi vardır mesela? Kaç kişi evinde sokak kedisi alıp aşılarını, tedavisini yaptırıp bakmıştır? Bunu yapanlar elbette var ama çoğunluk van kedisi olsun, iran kedisi olsun derdinde. Sevimli yumuk yumuk şirin şeyler. Kaç kişi kırma tabir edilen köpeğin bakım ve sorumluluğunu almıştır? Çok çok az. Fino, Kaniş, Golden Retriever vs cins köpekleri hatta en büyüklerini evlerinde bakıp büyütüyorlar. Diğerlerinin yüzlerine baktıkları yok.

Hayvan sevmek evinde cins, ırkı belli hayvan beslemekle veya sosyal medya hesaplarında imza kampanyaları paylaşmakla olmaz. Onlar için bugüne kadar ne yaptınız?

Küçük bir örnekle anlatmaya çalışayım. İki sevdiğim blogger arkadaşım bir kampanya başlattılar birlikte. Gülümse Yüzüme blog yazarı Yasemin ve Şirin Kanatlar blog yazarı Seda. Her ikisini de iyi tanıdığımdan hayvan sevgileri hakkında en ufak bir şüphem yok zaten. Başlattıkları kampanyada Avşa'da yaşayan ve kış mevsiminde sahipsiz kalan sokak hayvanlarına mama gönderilecekti. Günlerce araştırma yaptılar Avşa'da bu işlerle ilgilenen veterinerle irtiba geçtiler. Ve projeyi bloglarında duyurdular. Bu durum gerçekleştireli yaklaşık 6 ay oldu. Yüzlerce kişi okudu ama sadece kendileri dahil bu mama kampanyasına 5 kişi destek verdi. Blogger arkadaşlarımız var okuyan ve profillerinde hayvan sevgisi paylaşımları yapan. Bloglarında bile paylaşmadılar. Ama "bilmem ne kozmetik setini indirimden 100 liraya aldım, yaşasın" demeyi ihmal etmediler. Oysa Avşa'ya gönderecekleri 15-20 liralık mama bir kaç canı doyuracaktı. Umurlarında olmadı. Burada hemen bir noktayı vurgulamak isterim; bu sözlerimi yanlış anlayan olmamalı kendimi ifade etmek adına yapıyorum bu vurguyu! Ben sadece aşırı hayvan sevgisinden, dostluktan vs dem vurup, nutuk atıp icraat zamanı sıfır tepki olanlardan bahsediyorum.

Hayvanseverliğe(!) bir örnek daha. Vatandaş çok hayvansever ya! Geçen gün ilgili bir grupta vicdansız bir kaç kişi bir köpeğe işkence yapıyor ama öyle böyle değil. Kesiyor boğazını filan. Bu arkadaş videosunu paylaşmış küfür kafir filan paylaşımın başında. Videoyu tıkladım 10. saniyede kapattım. İzlemek mümkün değil. Şimdi bu vatandaş o videoyu neden paylaştı? Çok mu seviyor hayvanları? Hayvan sever insan böyle şeyleri izleyemez, insan olan insanın yapacağı şeyler değil bunlar. Sırf paylaşımı ilgi görsün o grupta sivirilsin diye yapılmış eylemler bunlar. Ne gereksiz ne boş şeyler.

Hayvanseverlerin bulunduğu ortamlarda kendini paralayıp, deri kıyafetlerle poz veren ünlüler durumuna hiç girmiyorum zaten.

Bilgisayar başında veya cins hayvan severek hayvan sever olunmuyor. Hayvanseverim diye orada burada parçalaıyorsanız kendinizi bu yazıdan sonra biraz düşünün. Eğer "tamam ben bu suçlamalardaki gibi değilim" diyorsanız sizi tenzih ediyorum ve tebrik ediyorum. Ama tam da kendinizi bulduysanız yazdıklarımda lütfen biraz edit yapın duygularınızda ve kişiliğinizde. İnanın daha iyi hissedeceksiniz.
Belki biraz sert bir dil kullandım yazarken. Bu biraz tarzımla ilgili, biraz da böyle olması gerekliliğine inandığım için. Tepkilere hazırım bekliyorum, tepki gösterenlerden ricam altını doldurabilecekleri sorular sorsunlar. Çünkü ben kontra cevaplar vermeyi severim:)
Ben mi? Çok ortalıkta konuşmasam da, önce insan desem de gerçek bir hayvan severim. Öyle ki koynumda yılan beslemişliğim bile vardır.
Sevgiler
köşe yazarı nihal yeşiltaç orhan Yazar Hakkında:Nihal Yeşiltaç Oran. İstanbul'da yaşıyor ve çalışıyorum. Bir müzik yapım firmasının basın ve halkla ilişkilerini yürütüyorum. Mesam üyesiyim. Uzun yıllardır köşe yazarlığı yapıyorum. Hüzün Sarısı isminde bir yaşam blogum var. Evliyim iki evlada sahibim. Az uyuyup çok çalışanlardanım.


"Hayvansever Olduğunuza Emin misiniz?" için 26 yorum:

  1. ben kediye dokunamiyorum, kopeklere de daha yeni yeni alismaya basladim. ama bahsettiginiz gibi sokaktan kedi, barinaktan sakat kopek alip bakan cok degerli arkadaslarim var. gurur duydum onlarla tekrar ^^

    YanıtlaSil
  2. Sana katılıyorum hatta aynı tarzda da bir yazı taslağım var.. Hayvan severlik sığ bir kavram bence iyi insan olmak lazım artık...

    YanıtlaSil
  3. Merhabalar, Hayvanlar için herkes elinden geleni yapmalı, en basitinden şehir merkezlerinde yaşayan bizler bir köşebaşına bir kap su koyamaz mıyız? Çok basit bir şey. Artan yemekler bu şekilde değerlendirilebilir. Benim bahçem var bu dediklerim rahatça yapıyorum. Sadece boş vermemek yapılması gerekenleri başkalarından beklememek gerekiyor...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bireysel sorumluluk bilmek bile o kadar yeterli ki bu anlamda.

      Sil
  4. O kadar haklısınız ki mesela bizim de Golden Retrieverımız var söylediğiniz gibi safkan çiftlikten alınmış evetalmadan önce köpek çok istedim sokak barınaklarda minicik yavru bulamadım diye de sahiplenemedik ne yalan söyliyim şu anki kadar hat safhada yardım sever deli divane köpek sever ''değil-mişim'' diyorum. Biz köpeği aldık ben köpek sevgisinin nasıl bir şey olduğunu anladıkça çok uzun yıllar önce aman sokak köpeği diye (ki bunu utanarak söylüyorum malum annelerimiz hep uzak tuttular aman ısırır aman pistir bu yüzden bu şekildeydi bi küçükken köpeklerle alakalı bir olay yüzünden de biraz korkardım)sokak köpeği diye dnüp bakmadığım tüm hayvanlar bana kendi köpeğim Köftem gibi gelmeye başladı ve dönüp baktığımda gördüm ki o hayvanlar insana çok daha faydalı çok daha sadık olabiliyorlar elimden geldiğince hepsine mama su vermeye çalıştım gidip ekstradan mama aldığımda oldu sevebilecekleri başka şeyler de aldım imkanım olsa şu an kendi köpeğimiz bile bir süre için yanımızda değil en uygun fırsatta sokak köpeği barınak hiç fark etmeden sahiplenmek bakımlarını üstlenmek isterim ve çok üzülüyorum ki hepsine yardım edemiyorum özellikle sokak köpekleri çok daha sevgiye muhtaç yeni gördüğüm biraz sevdiğim evime kadar benle yürüyen bir köpek beni korudu o günden sonra daha da net anladım bunu yapabilsem hayvanlar için o kadar çok şey yapmak istiyorum ki geçen haftaya kadar kapıya gelen 5-6 kediyi besler su verirdim şimdi sahipleri geldi sanırım ama köpek aldıktan sonra bu konuyu birkez daha çok net anladım hayvanların hepsi gerçekten çok güzel çok özeller.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benim köpeğim de Golden işin doğrusu. Ama barınaklara ve bu anlamda yapılan sosyal projelere hep dahilim. Üstelik reklam yapmadan.

      Sil
  5. Hayvanları çok severim. Gerçek anlamda severim. Acırım biraz da üzülürüm onlar için. Savunmasız çocuk gibi gelirler bana. Korunmaya muhtaç. Gözlerine bakabilirsem eğer, birşeyler anlatmaya çalıştıklarını düşünürüm. Ama yapım gereği onlara dokunamam,evimde de bakamam. Bu çocukluktan kalma bir şey, beki anlamsız bir korku. Çok denedim dokunmayı ama yapamadım. Bu benim eksikliğim belki...

    Günümüzde bir modaya dönüşen hayvanseverlik ve hayvan bakma olayını samimi bulmuyorum. Eve hayvanı alıp sokağa atmak hiç mantıklı değil. Moda olan şeylerin hevesi geçer. Hayvan severlik moda işi değildir. Gerçekten seviyorsa insan seviyordur. Moda olanı makbul değil.

    birkaç gün önce haberlerde gördüm. Sahibi köpeği atıyor arabadan. Köpek alışmış sahibine peşini bırakmıyor. Kilometrelerce koşuyor arabanın arkasından. Patileri parçalanıyor. Köpek nefes nefese, nerdeyse kalp krizi geçirmek üzere olduğu söyleniyor. Hayvanseverler bu duruma şahit olup köpeğe yardım ediyorlar. Şimdi bu köpeğin sahibinin hayvansever olduğuna inanabilirmiyiz. Yazık gerçekten. Güçlünün güçsüze zulmetmesi hiç bir alanda makbul değildir.. Yazınızdan inşallah hayvansever modasına dahil olmuş kimseler ders çıkarır..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hayvanseverliğin modaya dönüşmesi diyerek nasıl da güzel özetlemişsiniz.

      Sil
  6. Güzel ,yerin de ve çok doğru satırlar.
    Şükürler olsun ki tanıdığım çoğu kişi ile ortak noktamız bizler paticanlarımızın insanıyız ve birbirimizin ailesiyiz diyebilenlerdeniz.
    benim oğluşum BADEM de cins bir patican ama maalesef kardeşi astımlı şımarık bir kızın erkek arkadaşından cins bir kedi istemesi ile başlıyor hikayesi 1,5 haftalık anneciğinden alınmış , ve bu hanıma götürülmüş eve girer girmez de kardeşi hastanelik olmuş gece yarısı beni aradılar abla durum budur diye getirin dedim ve bu yıl Nisan ayın da 9 yaşına girdi umarım birlikte uzun yıllarımız olur.Annesi de İzmir -Karşıyaka da benimle buluşmasını sağlayan arkadaş bir kaç kez fotoğrafını çekip göstermiş ilk ailesine çok mutlu olmuşlar. çocukluğumdan beri haşır neşirim hep ailemize dahil oldular yaşlanıp doğal ömürlerini yaşadılar.
    Sokağımızda da yaklaşık 14 kadar kedinin sabah akşam mamasını karşılamaya çalışıyoruz. koca sokak ta bizim de ucundan bir faydamız olsun diyeni duymadık hoş beklentimiz de yok
    şuna eminim ev sahibi değil de kiracı olsak şikayet bile ederler ama cesaret edemiyorlar:))
    bir kaç kez ayyy ıyy diyen oldu ben de kendilerine usulünce sizler gelip onlara ait alanlara ev yaparak hayatlarını kısıtlarken iyi ama bir kap su verirken mi kötü yarın bunların hesabını nasıl vereceksiniz alnınızı secdeye koyarken bir de bunu düşünün dedim :) şimdilik sorun yok.
    göstermelik ,moda diye sırf çocuğuna tatil hediyesi! diye alıp hevesleri geçince ortalığa bırakılanlar çok içimi acıtıyor. Eziyet edenler de yaptıklarını yaşamadan göçmesinler demekten başka birşey elimden gelmiyor:(((
    Dokunamayanlara korkanlara bir diyeceğim yok zarar vermedikleri sürece olabilir herkes sarılıp kucaklayacak yakınlıkta büyümüyor benim küçük kızım(gelinim) da inanılmaz korkuyor çocukluktan bir fobi bu şekilde olan dostlarımız da var onlar gelince BADEM alt kata iniyor orayı da sevdiği için sorun olmuyor ama bulundukları yerde yaşamalarına yardımcı oluyorlar sağ olsunlar.
    Yazın hiç de sert değil olması gerektiği tad da yaşama hakkı sadece biz insan denilen canlılar için değil tüm yaradılanlar için bunu unutmamak lazım ,kendi adıma değindiğiniz için teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu güzel yorum için ben teşekkür ederim. Badem'e gelince tam sevilesi:)

      Sil
  7. Aslına bakarsan hayvanseverliğin, eve almakla yada yolda görüp sevmekle de alakası yok. Ben hayvanlara dokunamam, çocuklara da sahipli yada sahipsiz tanımadıkları hayvanlara dokunmamalarını söylüyorum. Çünkü onlar iç güdüleri ile hareket ediyorlar. Tatilde bu konuda karışmadım çocuklara efeyi tırmaladı bir kedi :(
    Bence hayvanseverlik insanları nasıl görüyorsan hayvanları da öyle görmekle alakalı. Yani kimse bilmeden iyilik yapabileceksen yapmak, onlara kötü davranmamak lazım.
    öpüyorum canım

    YanıtlaSil
  8. Benim yıllar önce sokakta bulduğum bir tekir kedim vardı. Sokaktan almıştım daha küçücüktü hatta annem evde hayvan beslenmesini istemediği için plaj çantama koyup getirmiştim. Bir kaç gün kalınca artık dışarı da bırakamadık. Tam on bir sene baktık. Kediciğim kanser oldu annem ona her gün pansuman yaptı. O dönemde bu gitsin"hastalık yayar uyutun bunu" diyenler mi istersiniz ya da "atın dışarı" diyenler mi? Maalesef hep havada kalıyor vicdanımız! Öldüğünde o kadar ağladık ki ağlamamızı bile doğru bulmadılar bir kedinin arkasından! O yüzden bu tür yardım kampanyalarında pek iş çıkmıyor! Aslında mama toplanması yerine şöyle bir sosyal bilinç oluşturulsa daha iyi. Herkes bir kaba biraz yemek biraz su koyup evinin önüne koysa. Çünkü sokakta yaşayan hayvanlar her şey yiyebilirler. Ama mama biter tekrar yardım toplamak gerekir vs. vs. Biraz teferruatlı bir iş. Hatta bizlerde bloglarımızda paylaşalım. Belki bir bilinç oluşturabiliriz. Bir şey daha yazmak istiyorum evde bir kedi bakmama rağmen söylüyorum çok doğru bulmuyorum. Apartmanlara kapatıyoruz ve bizim gibi yaşamalarını istiyoruz. Bütün özgürlüklerini alıyoruz. Bahçeli evi olanlar neyse de diğerleri sanki hayvanlara işkence. Bizi çok güzel bir eve kapatsalar ama istediğimiz yere gidip istediğimiz kişilerle görüşmesek nasıl olur? Onlar içinde aynısı geçerli. Duyarlılığınız çok güzel, bu yazı için size teşekkür ederim. Sevgiler

    YanıtlaSil
  9. Hayvanları çok severim.Lakin ben evde bakılma konusunda farklı bakıyorum.Hayvanlar doğal yaşamlarından alınıp apartman dairesine kapatılmamalı.O hayvanlara çok üzülüyorum.Sanki tüm özgürlükleri kısıtlanmış gibi geliyor bana.Bahçeli bir evde bakımı belki daha mantıklı gelebilir bana.Genç kızlığımda sokak kedisi bakmıştım ama evimiz bahçeliydi.İstediği zaman gezip ,dolaşıp eve geliyordu.Ne verirsem yerdi.Şimdiki kedi ve köpekler modern daire yaşantımız ile birlikte modernleşti malesef :( Onu yemez bunu yemez durumu var.

    YanıtlaSil
  10. duyarlı olmak şart ama her şeyin bir sınırı var elbet..

    YanıtlaSil
  11. çok doğru yazmışsın ilk köpeğimi petshopa terkedilmiş bir halde bulup aldık şimdiki kedilerimiz de sokaktan alındılar yeni köpeğimiz de aynı şekilde sokağa terk edilen cins bir bebek biz sahiplendik ayrıca o paylaşımları ben de doğru bulmuyorum açamıyorum bakamıyorum bile dediğin gibi gerçek hayvan sever değil paylaşmak bakamaz bile :-(( bütün kış sokaktaki bebeklere evler yaptım mamalar dağıttım ama ay böyle yaptım ay böyle mama aldım diye de ilan etmedim gerek görmüyorum herkes vicdanı nasıl elveriyorsa onu yapar..

    YanıtlaSil
  12. Geçen sene kış İzmir'in yazlık ilçelerini arabayla şöyle bir geziyorduk arkadaşlarımızla.İsmi lazım değil birinde, bir sokakta neredeyse 100 den fazla kediyi görünce sessiz sokakta şaşırdık.Bu kadar kedi ne arıyor burada diye.Yazlıkçılar giderken evlerinde ki kedileri sokağa atarak gitmişler.İnanamadım ama maalesef bu yaygın bir şey.Çöp gibi atmışlar.
    Ne diyebilirim bu her yerde yaygın.Hayvan sevdiği için alıp, sonra da sokağa atıp gitmeyi anlamak mümkün değil.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. işte o dediğiniz yazlıklardan birindeki bütün hayvanlara bütün kış boyunca annem bakar :-)

      Sil
  13. Öğrenmemiz gereken o kadar çok şey var ki.

    YanıtlaSil
  14. Yıllarca her türlü hayvanı besledim. Evde ve dışarda bakımlarını üstlendim. Ailemde 3 tane veteriner olması da büyük bir avantajdı ama şimdi kızın alerjisi nedeniyle evde hiçbir hayvanı barındıramıyorum. Dışarda teması yasak ama hayvan sevgisini verebilmek için onu korkutmamak adına kaçırmıyorum da. Umarım ilerde alerjsi tölere olur ve hayvanlara temas edebilir.

    YanıtlaSil
  15. Bizim bir dönem Van kedimiz vardı öyle bir kedi olsun diye istediğimizden değil evimizin kapısına sığınmış yaralı bir kedi

    Annemle beraber yıkayıp yaralarını temizledikten sonra beslemeye başlamıştık. Uzun bir süre bizimle beraber kalmıştı ama hem o hem biz öyle bir alışmıştık ki birbirimize nereye gitsek o da bizimle gelirdi

    Kedimin ölümü beni o kadar çok ağlatmıştı ki artık hiçbir hayvanı beslemeye cesaretim olmamıştı ya o da beni terkederse diye.

    Çocukluk aklı işte ama hâlâ aynı korku yüreğimde durur da durur :(

    YanıtlaSil
  16. Biraz daha sert olacak ama bence evde hayvan beslemek bır hayvanseverın yapacağı ıs degıl. Hayvanları doğal ortam ve gudulerı ıle sevemiyorsak ılla hakım olma duygusuyla egomuzu tatmın edeceksek oyle hayvanseverlik olmasın.

    Bu arada Avrupa ulkelelrınde kedı beslemenın sartı kısırlaştırmak ;( Orda bır cok aıle sıkıntıdan hayvan beslıyor ama onu kısırlaştırıp, orasını burasını budadıktan sonra o yaratığın hıslerını duygulaırnı torpuledıken sonra oldurmekten beter etmıs olmuyor muyuz?

    Velhasıl bahcelı bır evım olmadığı surece hayvan beslemem. beslersem de bahçede beslerım onlar evımıze koyduğumuz bıblolar degıller canlılar. onların doğaya ıhtıyacları var.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tamamen haklısınız. Ama kısırlaştırma işlemi sadece kötü niyet için değil. Onlar arttıkça yardım etmek de zorlaşıyor ve zaten kendiliklerinden bir kaç yıl sonra eziyetle ölüyorlar(açlık susuzluk soğuk ve s.) Kısırlaştırma işlemi onlara yardım etmek için. Tabii her şey bakış açınıza bağlı ❤🐶🐺🐭🐵🐒🐴🐑🐘🐼🐧❤

      Sil
  17. Tamamen doğru yazmışsınız. Bunlardan daha kötüsü sen bir kedi köpek beslerken: Ayyyy iğrenç nasıl dokunuyorsun ona!!! Ya da "mikropludur şimdi o mikrop kaparsın" diyen insanlardır.

    YanıtlaSil
  18. Evde hayvan bakmak hayvan severlik değil bence, bencillik. Belki soğukta ve aç kalmıyor ama insanın keyfince yaşıyor. Kendi özgürlüğü yok. Hz. Allah onları dışarıda yaşayabilecek şekilde yaratmıştır. Biz onlara dokunup zarar vermeyelim yeter.

    YanıtlaSil

"Sosyal Medya Kafe'de kullanılan ekran görüntüleri, fotoğraflar ve yazılar Sosyal Medya Kafe'ye aittir. Yazıların ve fotoğrafların yayın hakkı sadece www.sosyalmedyakafe.com'a aittir. İzin alınmadan ve kaynak gösterilmeden bir başka blogda veya web sitesinde yayınlanması, tariflerin veya yazıların ekran görüntüsü alınarak sosyal ağlarda paylaşılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasası`na aykırıdır. Aksi taktirde 5846 Sayılı Fikir ve Sanat serleri Yasası gereği suç duyurusunda bulunulacaktır. Yasal yükümlülüğü vardır."
Sosyal Medya Kafe Copyright © 2021 Tüm Hakları Saklıdır...